2024 Af Yasası Ne Zaman Çıkacak? Resmî Gazete Beklentisi Üzerine Küresel ve Yerel Perspektifli Bir Değerlendirme
Merhaba dostlar — uzun süredir gündemde olan “2024 Af Yasası” konusu, hem cezaevlerindeki insanlar ve aileleri için umut hem de toplumun geri kalan kısmı için belirsizlik taşıyor. Bugün, bu meseleyi sadece “Türkiye’de ne zaman” şeklinde değil; dünya genelindeki af‑ve infaz politikalarının yankılarıyla birlikte, küresel ve yerel dinamikleri de dikkate alarak ele almak istiyorum.
Af Yasası Nedir, Türkiye’de Neden Konuşuluyor?
Her yasa gibi, “af yasası” da resmi olarak yürürlüğe girmeden önce yayımlanmalı — bu nedenle gözü hep T.C. Resmî Gazete’de (Resmî Gazete) olacak. ([Publications Office of the EU][1]) 2024 için gündemde olan af düzenlemesi, 2023 sonu ve 2024 başında tartışmalara girmiş, bazı medya mecraları 2024 af yasasının yasalaşacağını duyurmuş. ([Malatya Net Haber][2]) Ancak ne resmi bir yayımlama tarihi ne de kesinleşmiş bir metin kamuoyuyla net biçimde paylaşılmış durumda. ([Türkiye Gazetesi][3])
Bazı haberlerde “2024’te af çıkacak mı?” sorusuna yer verildiği ve geniş kapsamlı bir düzenleme beklentisi olduğu iddia edilirken; diğer yanda yetkililer “genel af değil, infaz/yargı düzenlemesi üzerinde çalışıyoruz” açıklamaları yapıyor. ([Türkiye Gazetesi][3])
Bu belirsizlik yüzünden, “Resmî Gazete’de ne zaman yayımlanır?” sorusu hâlâ cevapsız.
Küresel Perspektif: Af ve Af Yasaları Nerelerde, Nasıl Kullanılıyor?
Dünyanın birçok ülkesinde dönem dönem affetme (pardoning / amnesty) yasaları çıkarılmıştır. Özellikle kitlesel inşaflar, politik suçlar, savaş sonrası toplumsal uzlaşma süreçleri gibi durumlarda “genel af” bir toplumsal onarım aracı olarak görülmüştür. Bu yaklaşım, yalnızca bireyleri değil, toplumu da yeniden inşa etmeyi hedefler. Bu bağlamda af yasası, mahkûmun yeniden topluma kazandırılması, hapishanelerdeki aşırı yoğunluğun azaltılması ve sosyal yeniden entegrasyon gibi daha geniş toplumsal kazanımlar vaat edebilir.
Türkiye’de tartışılan af düzenlemesi de benzer gerekçeler üzerinden yola çıkıyor: cezaevlerindeki doluluk oranı, infaz sistemi üzerindeki baskılar ve adalet sisteminde “detaylı infaz – yargı reformu” ihtiyacı. ([A Haber][4]) Ancak küresel örnekler şunu gösteriyor: Af, sadece cezaevlerini rahatlatmak değil; toplumsal barış, yeniden toplumsallaşma ve adalet sisteminin güvenilirliğini koruma çabasıyla anlam kazanır. Bu da; affın kapsamı, şeffaflığı, suç tiplerinin sınırlandırılması ve adli hakların korunmasıyla mümkün olur.
Buradan hareketle sorulmalı: Türkiye’de önerilen af/kısmi infaz düzenlemesi bu küresel “onarma + yeniden entegrasyon” modeline ne kadar yakın? Yoksa sadece “hapis yükünü hafifletme” aracına mı dönüşüyor?
Yerel Dinamikler: Türkiye’de Neler Konuşuluyor?
Yerel medyada, 2024 af yasasıyla ilgili beklenti yüksek. Bazı haber kaynakları 2024 başında — hatta “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı” gibi sembolik tarihlerde — af açıklamasının geleceğini iddia etmişti. ([Patnos Haber Gazetesi][5]) Ancak bu tarih geçmiş olmasına rağmen, yasalaşmış ve yayımlanmış bir düzenleme Resmî Gazete’de hâlâ yer almadı. 15 Ağustos 2024 tarihli Resmî Gazete’yi inceleyenler, af ya da infaz düzenlemesine dair bir maddeye rastlamadıklarını söylüyor. ([Aydınlık][6])
Resmî açıklamalar da tartışmalı: Bazı yetkililer “tüm taraflarla görüşülüyor, taslak hazırlanıyor” diyor; bazı hukukçular ise “genel af şu an plan dahilinde değil” vurgusu yapıyor. ([Türkiye Gazetesi][3])
Sonuçta: 2024 af yasasının Resmî Gazete’de yayımlanacağı kesin değil. “Çıkacak mı?” sorusu belirsizliğini koruyor. Bu da milyonlar için büyük bir umut — ama aynı zamanda büyük bir belirsizlik.
Neden Bu Belirsizlik? Riskler, Siyaset ve Toplumsal Algı
Siyasi çekişmeler: Af gibi hassas bir konu, güçlü siyasi ve toplumsal tepkileri tetikleyebilir. Kimlerin affedileceği, hangi suçların dışarıda kalacağı gibi sorular toplumda derin tartışmalara yol açar.
Adalet & güvenlik dengesi: Bazıları için af, toplumsal adaleti zedeler. Özellikle toplumu derinden ilgilendiren suçlarda (şiddet, terör, ağır suçlar) af beklentisi infial yaratabilir.
Küresel imaj & insan hakları: Türkiye’nin uluslararası arenadaki insan hakları algısı, infaz sistemine dair adımların şeffaf olmasını gerektiriyor. Küresel normlarla uyum, affın kapsamı ve uygulama biçimiyle doğrudan ilişkili.
Mahkûm ve ailelerine umut, topluma güven: Affın hedefi toplumsal barış ve rehabilitasyon ise; bu süreç planlı, adil ve denetlenebilir olmalı. Aksi halde umut, hayal kırıklığına dönüşebilir.
Sonuç: Ne Görünüyor, Ne Bekliyoruz?
Bugün geldiğimiz noktada, 2024 Af Yasası’nın Resmî Gazete’de yayımlanacağı net değil. Yasa teklifi Meclis’e sunulmuş olsa da, henüz yasalaşıp yayımlanmadı. ([Haber Bey][7])
Ancak bu belirsizlik, konunun sadece hukuki değil — toplumsal, kültürel, siyasi ve etik bir mesele olduğunu gösteriyor. Küresel bağlamda af yasaları, affedilenle affedenin arasındaki bağı yeniden kurmayı hedefler. Yerelde ise, geçmişin yaralarının sarılması, cezaevlerinin yükünün hafifletilmesi ve “insan onuruna yakışır infaz” anlayışının yerleşmesi bekleniyor.
Siz ne düşünüyorsunuz? 2024 Af Yasası çıkmalı mı — çıkarsa kimleri kapsamalı? Aileleri, mağdurları, toplumu nasıl etkilemeli? Yorumlarınızla bu tartışmayı birlikte büyütelim.
[1]: “European Forum of Official Gazettes – Republic of Turkey – European …”
[2]: “2024’te af çıkacak mı? Af yasası son dakika Resmi Gazete’de, Yeni yılda …”
[3]: “Af yasası ile ilgili son gelişmeler: Genel af çıkacak mı, 10. yargı …”
[4]: “Af yasası çıkacak mı, son durum nedir? 8. Yargı Paketi maddeleri neler …”
[5]: “Af yasası son dakika: 24 25 26 Ocak 2024 Genel Af çıkacak mı? 8. Yargı …”
[6]: “Resmi Gazete’de bugün! Resmi gazetede ne yayımlandı? 2024 Resmi gazete …”
[7]: “SON DAKİKA: 2024 Af Yasası TBMM’ye Sunuldu! Meclise Geldi”